Editör: Erkavim Yıldırım
Menisküs yırtıklarının önemine dikkat çeken Ortopedi ve Travmatoloji Uzmanı Op. Dr. Nail Akdağcık, “Menisküs; yürüme, koşma, zıplama gibi kaval kemiği ve uyluk kemiği arasında basıncın arttığı durumlarda diz eklemini koruyan C şeklinde sert, elastik bir kıkırdak parçasıdır. Menisküs yırtıkları diz yaralanmalarında sık gözükse de her zaman ameliyat gerektirmez” diye konuştu.
NELER TETİKLİYOR
“Menisküs diz ekleminde iki adet bulunmakta ve eklemin hareketi sırasında eklem üzerindeki basıncı önleyerek eklem ve kemikleri korumaktadır” diyen Op. Dr. Akdağcık, menisküs yırtıklarının nasıl oluştuğunu şu şekilde açıkladı:
“Menisküs yırtıkları sıklıkla dizin dönmesi sonucu oluşmaktadır, kronik yırtıklar ise daha yaşlı hastalarda dizin minimal dönmesi veya stres altında kalması sonucu oluşmaktadır. Menisküs yırtıkları sadece travma ya da yaşlanmaya bağlı olarak değil aynı zamanda obezite ve hareketsiz bir yaşam biçimi sonucu da oluşabilmektedir.”
Menisküs yırtığının dizde travma oluşturabilecek her hastada görülebileceğini belirten Op. Dr. Nail Akdağcık şu açıklamalarda bulundu:
“Menisküs yırtıkları genellikle dizin kendi etrafında dönmesi sonucunda ortaya çıktığı için sıklıkla sporcularda görülen bir durumdur. Özellikle futbol ve basketbol gibi hız ve yer değiştirmenin sık olduğu sporlarda görülmektedir. Diğer bireylerde ise minimal travma sonucunda ya da hiç travma olmaksızın menisküs yırtıkları oluşabilir. Bazen menisküs yırtıkları küçük olduğunda hasta tarafından hissedilmeyebilir. Yaralanma sırasında ağrının derecesi değişkenlik gösterir ve genellikle 24 saat sonrasında belirginleşir. Ağrı ile dizde şişme de görülebilir. Ağrı genellikle dizin hareket ettirilmesi sonucu daha da artmaktadır. İleri derece yırtıklarda ise ağrı daha belirgindir ve diz hareketlerinde erken kısıtlanma görülmektedir.”
MENİSKÜS YIRTIĞI NASIL ANLAŞILIR
Op. Dr. Nail Akdağcık, belirtilerin görülmesi durumunda ortopedi uzmanına gitmenin önemine dikkati çekerek, “Ortopedi uzmanları muayene sırasında menisküs yırtıklarını tespit edebilmektedirler. Ayrıca bazı durumlarda MR (manyetik rezonans) görüntüleme yöntemi ile üç boyutlu olarak diz ekleminin yapısı görülebilmekte ve menüsküs yırtıklarının kesin teşhisi konulabilmektedir. MR görüntülemede yırtığın oluştuğu yer ve derecesi ölçülmekte ve tedavi sürecine görüntüleme sonucunda karar verilmektedir. Muayene sırasında ise eklemde hassasiyet olup olmadığına ve diz hareketlerinin kısıtlanma seviyesine bakılmaktadır. Ayrıca muayenede kullanılan bazı manevralar ile yırtığın olup olmadığı anlaşılabilmektedir” dedi.
Menisküs üzerinde oluşan basıncı azaltmak için obez hastaların kilo vermelerinin önemli olduğunu belirten Op. Dr. Akdağcık, diz ekleminde ağrı olan hastaların eklemi zorlamaktan kaçınmaları gerektiğini söyleyerek, “Diz eklemini zorlayan sporlar yapıldığında mutlaka dizlik kullanılarak eklem desteklenmelidir. Spor sırasında dizde ağrı oluşması durumunda ise durmak ve diz eklemini riske atmamak gerekir” açıklamasında bulundu.
TEDAVİ YÖNTEMLERİ NELER
Menisküs yırtıklarında tedavi yöntemine ilişkin açıklamalarda da bulunan Akdağcık şu bilgileri paylaştı:
Menisküs yırtıkları muayene ve MR görüntülemesi sonucu derecelendirilmektedir. Evre 1 yırtıklar noktasal olup genellikle koruyucu tedaviler uygulanmaktadır. Evre 2 yırtıklarda ise çizgisel yırtıklar mevcuttur ve muayene bulgularına da bakılarak genellikle koruyucu tedaviler uygulanır. Evre 3 eklemin üstünün açıldığı yırtıklardır ve muayene sonucuna göre ameliyat gerekip gerekmediğine ortopedi uzmanı karar vermektedir. Evre 4 ise menüsküsün yapısal olarak yırtılmasıdır ve ameliyat sonucu düzeltilmektedir. Menisküs yırtığı ameliyatları eklem içerisine kamera ile bakılan artroskopi yöntemi ile yapılabildiği gibi açık ameliyat olarak da yapılabilmektedir.”
Tedavide geç kalınmamasının önemli olduğuna dikkat çeken Op. Dr. Nail Akdağcık, tedavi edilmeyen menisküs yırtıklarında evrenin giderek ilerleyebileceğini ve diz hareketlerinin tamamen kısıtlanacağını belirtti. “Diz yaralanması ya da ağrısı yaşayan hastaların mutlaka ortopedi uzmanına gitmesi gerekmektedir. Maalesef diz ağrıları çok ihmal edilmekte ve dolayısıyla tedavi süreci de uzamaktadır” diyen Op. Dr. Akdağcık diz şikayetleri olan bireylerin mutlaka ortopediye başvurmaları gerektiğini belirterek sözlerini noktaladı.